1 Haziran 2008 Pazar

Abdullah Gegiç

1998 Şampiyonlar Ligi finalinde Real Madrid ve Juventus Ajax Amsterdam stadında karşılaşırlar
maçı Roberto Carlosun şutunda oluşan karambolün ardından Mijatoviçin golüyle Real Madrid 1-0 kazanır ve Şampiyonlar Ligi Şampiyonu yani Avrupanın en büyüğü olur
neden böyle bir giriş yaptım?
çünkü Real Madrid tam 32 yıldır bu kupayı alamamıştı
bu şampiyonluktan önce en son 1966 yılında kupayı kaldırmışlardı
finalde Partizan Belgradı 1-0 geriye düştüğü maçta son 20 dakikada attığı iki golle yenerek
ve sürpriz bir şekilde finale çıkan o Partizanın başında kim vardı biliyor musunuz?
Abdullah Gegiç
1924 doğumlu Yugoslav Hoca bu başarının ardından (ki kupayı alsa Realin yolunu tutardı)
daha sonra Fenerbahçe'nin teknik direktörlük teklifini kabul eder ve ilerde vatandaşlığına da geçeceği Türkiyeye gelir
ilk sezonun sonunda Beşiktaştan daha fazla galibiyet almasına rağmen 45 puanla Beşiktaş şampiyon olur ve Gegiç'li Fener 43 puanla ligi ikinci bitirir.
e tabi Fenerbahçe için ikincilik başarısızlıktır di miii
Gegiçin sözleşmesi devam etmesine rağmen görevine son verilir; o da ülkesinin yolunu tutar
lakin tam bu sırada Eskişehirspordan teklif alır
dönmez Belgrada Eskişehire gider
tesadüfe bakın ki sezonun ilk maçı Fenerbahçe iledir
Gegiç'in Eskişehiri Molnarın yönettiği Fenerbahçeyi 3-0 yener
o sene Fenerbahçe şampiyon olur

burda dikkatimi çeken birşey var; şu eski alışkanlığımız
1966-1967 sezonunda Gegiçle ikinci olmuşuz Gegiç yollanmış
1967-1968de Molnarla şampiyon olmuşuz
bir sonraki sene 1968-1969'da 20. haftada(ki lig 30 hafta) Molnarı göndermişiz iki hafta küçük Fikret iki hafta Mehmetçik Basri takımı yönetmiş sonra da Rumen Ionescuyu getirmişiz ve sezonun son maçlarını onla yapmışız ve ligi de 4. bitirmişiz
daha sonra 1969-1970de Ionescuyla şampiyon olmuşuz
ama başka bir Rumen Teasca'ya emanet etmişiz takımı; ligi 1 puan farkla ikinci bitirse de lig bitiminde ona da kapıyı göstermişiz
sonra Sabri Kiraz gelmiş ve şampiyon olamadığı için ona da kapı denilmiş
Didi gelmiş daha sonra dünya futbolunun efsanelerinden,Brezilyanın da şampiyon kaptanı
ilk sene Didi şampiyon olamasa da kalır ve Fener bunun semerisini 2 üstüste şampiyonlukla alır
ama bu 2 şampiyonluk ve yenilgisiz giden sezon Benfica yenilgisiyle ayrılığa dönüşür
neyse istikrarın önemini anlatmayacağım
biz her sene hoca göndermeye devam edelim bakalım

Abdullah Gegiç diyorduk
Abdullah Gegiç Anadolu İhtilali tamlamasını gerçeğe dönüştüren kişidir
Üç büyüklere kök söktüren şampiyonluğu elinden alınan(!) bununla yetinmeyip Avrupada destanlar yazan Sevillayı Porsuk'un sularına gömüp İspanyol takımını eleyen ilkTürk takımı olma şerefine nail olan, Türkiye Kupasını ve Cumhurbaşkanlığı kupasını kazanan Eskişehirsporun başında o büyük hoca vardı
daha sonra Bursaspor Beşiktaş Adana Demirspor ve yine Fenerbahçeyi çalıştırdı
son yıllarda Dardanelsporun alt yapısında görev yapan Gegiç ; Fevzi Elmas,Hasan Kabze,Mehmet Topal,Okan Koç,Mehmet Çoğum Selçuk İnan gibi ismleri Türk Futboluna armağan eder
kendisini kendisinden dinleyelim isterseniz
1966'da Partizan'la Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Real Madrid'e yenilmiştik. Bu sırada birçok ünlü Avrupa kulubünün yanı sıra F.Bahçe de peşimdeydi. Rahmetli babam Türkiye'ye gitmemi istedi. Bana, "Orada harika insanlar yaşıyor. Para pul istemeden Türk futbolunu kalkındıracaksın."dedi. Ben de F.Bahçe'yi tercih ettim. Fakat daha 2 yıl sözleşmem olmasına ve takımı 2. yapmama rağmen gruplar beni F.Bahçe'den ayırdı.

Yugoslavya'ya gitmek için eşyalarımı hazırlıyordum. Tam o sırada Eskişehirspor'dan teklif geldi. Avrupa'nın en kariyerli hocalarından biri olmama rağmen "Türkiye'de başarısız oldu" dedirtmemek için Eskişehirspor'a "evet" dedim. Aksi halde vicdan azabı çekerdim. Eskişehir'in seyirci potansiyeli süperdi ve ilk maçı F.Bahçe ile oynadık. 3-0 kazandık. Gazeteler, "Gegiç'in intikamı" diye manşet atmıştı.

Türkiye'de o yıllarda idman teknikleri fazla gelişmemişti. Yeni teknikler ve metotlarla futbolcuları test ettim. Pazar günkü maçın ilk 11'ini salı günü ilan ederdim. Maç sabahına da idman koyardım. Ama bu topsuz ve psikolojik ağırlıklı bir çalışmaydı. Rakip uyuyorken biz maça hazırlanıyorduk. Ayrıca futbolcuların boyunlarına karton veya havlu bağlayarak kafaları yukarıda top sürmelerini öğrettim.

Eskişehirspor efsanesinin doğuşunun temelinde sihirli bir üçgen yatıyordu. Seyirci, teknik heyet ve idareciler... Avrupa'da da ses getirdik. 1970'te Sevilla'yı eleyerek Türkiye'deki başarımızın tesadüf olmadığını kanıtladık. Takım ilk kez gece maçı oynamıştı, buna rağmen Sevilla'yı saf dışı bırakmıştık.

İstanbul saltanatını yıkmanın zor olmadığına inanıyordum. Ancak Eskişehir'in şampiyon olmasını, üç büyüklerin baskısı üzerine Türkiye'ye gelen yabancı hakemler engelledi. Bizden sonra Trabzonspor'un önü açıldı. Her şeye rağmen Eskişehirspor, Anadolu ihtilalini başlatan ilk takım olarak görevini yapmıştır.

Adana Demirspor?u çalıştırdığım yıllarda Fatih Terim benim öğrencimdi. Terim, o zaman ortasahada oynuyordu. Birgün ona "modern libero" görevini vereceğimi söyledim. Ancak bu, ilk etapta içine sinmemişti. 10 gün sonra tekrar çağırıp, "Geriden çıkıp gol atacaksın. Çok yönlü futbolcu olacaksın" deyip onu kandırdım. Bu yeniliği, üst üste 3 kez şampiyon olan G.Saray'a karşı denedim. Maçı da Fatih'in sayesinde 1-0 kazandık. Fatih de G.Saray'a transfer oldu ve bugünlere kadar geldi.

Her zaman bir futbolcunun ilk önce "modern insan" olması için uğraş verdim. Türk futbolunun ilerlemesi için yürekten çalıştım, bazıları gibi reklam yapmadım.

Gegiç Türk Futbolu ve Eskişehirspor için unutulmaması gereken bir efsanedir.2007 Anadolu Yıldızı derneği gecesine katıldığında unutulmadığını görmüş ve şu dizelerle karşılanmıştır

ister efsane deyin isterse imparator
ister el sallayın isterse kaşkol
destanda baş roldeki ölür mü hiç
hoşgeldin safa geldin Abdullah Gegiç

adını duyduk ilk babamızdan
seni bizden bildik bağrımızdan
bu şehirde bu ne güzel sevinç
hoşgeldin safa geldin Abdullah Gegiç

siyahın yanına kırmızıyı koyduk
yetmedi Türkiye Avrupada coştuk
bu taraftar o gururu unutur mu hiç
hoşgeldin safa geldin Abdullah Gegiç

uyandı anadolu derin uykudan
şahlandı coştu yılmadı yıldırımlardan
senin açtığın yol kapanır mı hiç
hoşgeldin safa geldin Abdullah Gegiç

sen yoktun Anadolu yine uykuya daldı
Es-Es'liler şahlanmazsa geriye kim kaldı
Es-Es ruhunda senin yerin es geçilir mi hiç
hoşgeldin safa geldin Abdullah Gegiç

Abdullah Gegiç'in nezdinde tekrar "hoşgeldin safa geldin Es-Es"


0 Yorum: