Daha önce de Fenerbahçe Galatasaray derbilerinin Türk futbolunun en güzel geceleri olduğunu yazmıştım.
Çarşamba günü de öyle bir maç bekliyorduk
Nereden bilebilirdik ki Cüneyt Çakır adlı siyah şortlu hakem görünümlü katilin geceyi zehir edeceğini..
Gecenin rengi sarı kırmızıydı
ancak bu sarı kırmızı Galatasaray'ın değil,siyah şortlunun gösterdiği ve göstermediği kartların rengiydi.
Sevillayı Kadıköy'e gömen Fenerbahçenin asları 1 haftalık dinlenmesinin ardından sahadaydı.Leverkusen'den 5 yiyip elenen,ardından da son yıların en büyük sürprizine imza atarak lig sonuncusu Kasımpaşa'ya Ali Sami Yen'de yenilen Galatasaray Fenerbahçe önüne hem Fenerbahçe karşısındaki makus talihini yenmek hem de taraftarlarına kendini affetirmek için çıkıyordu.
Nitekim 2. golde golü Ümit Karan atmasına rağmen Arda'nın formasını çıkarıp sevinmesi bu aşırı motivasyonun ve Fener karşısındaki ezilmişliği simgeliyordu.
Galatasaray maça çok hırslı ve hızlı başlıyordu.Orta sahayı iki 20'lik gence emanet eden ev sahibi Lincoln ve Arda ,Ümit ve Hakan ile 4 forvetli bir yapıda maça başlıyordu.Mehmet Topal'ın mücadelesi bu riski bertaraf eden en önemli faktördü.
daha 30. saniyede golü kaçıran Hakan Şükür bundan 4 dakika sonra Ümit'in müthiş pasında defansın arkasına sarkıp golü buluyordu.Bu golün ardından Fener tribünlerine el işareti yapan Hakan 20 yıllık beyefendi futbolcu imajına gölge düşürüyordu.Yakışmadı.
Fenerbahçe bu golün ardından soldan gelmeye çalışıyorancak Galatasarayın etkili presiyle oyun kurmakta zorlanıyordu.Galatasaray bu maçı Fenerbahçe'den daha çok istiyor görünüyordu.
Ancak Fenerbahçe'yi takip edenler Fener'in kötü başladığı bir çok maçta maça ağırlığını koyarak rahat galibiyetler aldığını çok iyi bilir.Kadro olarak Fenerbahçe lig üzerinde bir kadroya sahip
Ne olurdu bilemiyoruz tabi şu an
Belki Galatasaray bu iyi oyununu 90 dakikaya yayar ve maçı kazanırdı.Bunu öğrenmemizi engelleyen kişi siyah şortlu oluyordu.
Galatasaray'ın yıllardır maçlarına veril(e)meyen Çakır kendisini Galatasaray taraftarına affetirme telaşındaydı.Oysa Galatasaray zaten iyi oynuyordu ve hakeme ihtiyacı yoktu.
Hakem konusuna sonra değineceğim.Efnedim 4. dakikada Hakan ile öne geçen Galatasaray; bu skorun yıldızlarla dolu Fenerbahçe karşısında riskli olduğunu bildiği için yüklenmeye devam ediyordu.Nitekim 14. dakikada Aurellio ,Alex'in ortasında bomboş durumda altıpasta dokunabilse Fenerbahçe'nin etkinliğini görecektik.
Lugano 3 dakikada 2 kart görerek 26'da oyun dışı kalıyordu
Zico bunun üzerine Uğur Yasin değişikliğine gidiyor,Deivid'i sola Aurelio'yu sağa çekiyordu.
Lugano atıldıktan sonra kullanılan serbest vuruşta Lincoln'ün yerden ortasını Ümit müsait pozisyonda auta gönderiyordu.Lincoln'ün pasıyla Hakan ceza sahasına dalıyor Volkan'ın müdahele ettiği top tıngır mıngır kaleye giderken Yasin taca atıyor bundan birkaç dakika sonra da bu sefer Hakan Lincoln'ü kaleciyle karşı karşıya getirdi fakat Lincoln bunu değerlendiremedi.
İlk yarı Fenerbahçe yarı sahasında oynanıyor ancak başka gol olmuyordu.
İkinci yarıya etkili başlayan 10 kişilik Fenerbahçe'ydi.Kimse kusura bakmasın ama Kalli hoca falan değil.10 kişilik Fenere elenirim korkusuyla takımı geriye çekmesi Fenerin baskısının en büyük nedeniydi
Maçın 63. dakikasında benim "çocuk" diye bahsettiğim GökhanSelçuk'un saçma pasını önce göğsüyle indiriyor ardından da orta saha çizgisinde aldığı topla 6 Galatasaraylı'yı Messivari çalımlayıp ceza sahasına kadar geliyordu.Burada boş durumdaki Kezman'a pasını aktaramayıp kaleyi deniyordu ve top Aykut'ta kalıyordu.
Bundan bir dakika sonra Volkan'ın ortasında Hakan Şükür kariyerine yakışmayacak bir golü kaçırıyordu.
Fener'in iskanyar çocuğu ve sahanın en iyisi Gökhan 66. dakikada sağ kanattan tac atışını kullandı.Deivid ile paslaştı ve alır almaz başladı ölümcül driplingine..
3 kişiyi geçip sağ çaprazdan topu kalenin sağının 90'ına çakıyor ve Carlos'tan görmeyi beklediğimiz gollerden birini kaydederek ilk yarıda Galatasaray kaptanının el kol hareketi yaptığı taraftarına koşuyordu.
Unutmadan bu gol öncesi Zico Selçuk'u Semih ile değiştirerek forveti çiftleyip Ri-Zicoya giriyordu ve bunun da meyvesini alıyordu
Kalli ise bu hamleye karşı bir hamlede bulunmadı.Oysaki hücumcularından birini eksiltip Deivid ve Gökhan'ın koridor yaptığı sol kanatta sarı kartlı Volkan'ı rahatlatmalıydı.
Skor 1-1 olunca Zico Kezman'ı kenara alıp orta sahayı güçlendirecekti.Tahminim o ki Önderi oyuna alıp Gökhanı orta sahaya kaydıracak böylece hem defansı hem orta sahayı hem de hücumu tek bir değişiklikle tazeleyecekti .Bunu da yine siyah şortlu yüzünden öğrenemedik.
Tarihin en ilginç kararlarından biriyle "çocuk"u oyundan atıyordu. Zico kafasındaki tercihi bu sefer mecburi olarak yerine getiriyordu ve Önder Kezmanın yerine oyuna dahil oluyordu
Siyah şortlunun bu yardımı Kalliyi uyandırdı ve Alman hoca geç kalmış bir şekilde ama doğru değişikliklerle Serkan ve Nondayı yani elindeki tüm hücumcuları 9 kişilik Fenerin karşısına sürüyordu.
Maçın son bölümlerinde sol açığa geçen büyük kaptan Alex bir komutan gibi takımını savunmada organize ediyor ve skoru korumak için büyük gayret göstermekteydi.Heryere koşuyor her topa basıyor varlığıyla bile güven vermekteydi.Hakem ise 4 dakika maçı uzatarak emeklerinin boşa gitmemesi için uğraşırken 90+2'de Nondanın ortasında boşta kalan topu Ümit filelere göndererek yarı finalisti belirliyordu.
Ama daha maç bitmiyordu. Golden sonra anlaşılmaz bir şekilde Volkan'a küfreden Lincoln'e milli kalecinin tepkisi sert oluyordu.Siyah şortlu iki oyncuyu da oyun dışı bırakıyordu.Son dakikalarda ise Fener kalesine Yasin geçiyordu.
Maçtan sonra çiftetelli ile kutlama yapan Galatasaraylı futbolcular yengeç dansı yapan Fenerbahçeye nazire yapıyordu güya..
güya diyorum çünkü bunu 4 yıl önce Hooijdonk'un yaptığını unuttular sanırım.
Sahadan çıkarılmayıp Galatasaray'ın kutlamalarını izlemek zorunda bırakılmaya çalışıılan Fenerbahçe taraftarları bunlara aldırmıyor ve yense de yenilse de vazgeçilmez aşkı olan Fenerbahçe için tezahüratlarına devam ediyor ve Ali Sami Yeni inletmeyi sürdürüyorlardı.
Maçın yıldızları çocuk ve Mehmet Topal idi
Ama yooook
o kadar bencil bir hakem vardı ki sahada maçın yıldızı ne o takımdan ne bu takımdan çıksın,maçtan sonra sadece ve sadece ben konuşulayım diyordu
Konuşuyoruz merak etmesin
İyi dileklerle anıyoruz güzel futbol derbisini katleden siyah şortluyu..
not: Elim yüzünden biraz gecikti yazı,kusura bakmayın..
1 yıl önce
0 Yorum:
Yorum Gönder