bazılarına inat Savaş Dinçel'i Nazım'ın dizeleriyle analım
Memleketimden İnsan Manzaralarından bir sahne
insan olmayanlar Sekalık yaparlar Nazımı işte,haklılar yani
http://www.youtube.com/watch?v=6I965rfkSiw
Vagonlar geliyorlar sallanarak.
'-Usta! ..'
Alaeddin döndü kömürcü İsmail’e
'-Ne var İsmail? '
'-Usta ne olacak bu harbin sonu? '
'-İyi olacak.'
'-Nasıl yani? '
'-Yemekli vagonda rakı içeceğiz.'
'-Biz mi? '
'-Biz.'
'-Kömürü kim atacak?
Kim sürecek makineyi? '
'-Onu da biz.'
'-Alayı bırak usta,
Kim Kazanacak? '
'-Biz.'
İsmail hiçbir şey anlamadıysa da
üstelemedi.
Çok siyah ve çok kalın kaşlarıyla oynadı biraz
sonra: '-Ustam' dedi,
'Bir sualim daha var.
Şu gördüğün raylar
dolanır mı bütün dünya yüzünü? '
'-Dolanır.'
'-Demek ki harp olmasa,
ama yalnız harp değil,
hudutlarda sorgu sual sorulmasa,
rayların üzerine saldık mi makineyi
dünyanın bir ucundan öbür ucuna varır.'
'-Deniz dedi mi durur.'
'-Gemilere binersin.'
'-Tayyare daha iyi.'
İsmail güldü.
Kırıktı ön dişlerinden biri.
'-Ben tayyareye binemem usta,
anamın vasiyeti var.'
'-Tayyareye binme, diye mi? '
'-Hayır
karıncayı bile incitme, diye.'
Alaeddin kocaman elini vurdu
çıplak uzun ensesine İsmail’in:
'-Sen ne hafız oğlusun!
Zararı yok ulan,
yine de bineriz tayyareye,
adam öldürmek için değil
gökyüzünde püfür püfür
safa sürmek için...
Simdi sen hele
ateşi bir süngüle.'
20 Aralık 2007 Perşembe
Savaş Dinçel'in anısına
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 Yorum:
Yorum Gönder