4 Aralık 2007 Salı

VAMOS BIEN



aynı zamanda tribünlerimizden bir grubun da adı olan bu İspanyolca sözün Türkçe anlamı "İyi Gidiyoruz"
başlıkla ilgili açıklamamın ardından Fenerbahçe'yi konuşalım biraz

hafta içinde İtalyanın son iki senedir şampiyonu olan ve üçüncü senesinde yani bu sene yani 100. yıllarında da lider durumundaki İntere 3-0 yenilen Şanlı Kanaryamız hafta sonu son 3 maçtır yenemediği Denizlispor'u Ali Bilgin'in golüyle mağlup etti
bu maçın ilk yarısındaki güzel futbol ve tempolu mücadele ve maç boyunca rakibe tek pozisyon verilmemesi Fenerbahçe için olumlu
sakat ve cezalıların yanında bazı futbolcuların da dinlendirilmesi sonucu sahaya yedeklerin de mevcut olduğu bir kadroyla çıkmamıza rağmen forma şansı bulamayan oyuncuların iyi oyunu takımın her kulvara yetecek gücü olduğunu göstermekte
bu maçta atılan golün ve alınan üç puanın önemi ertesi gün oynanan Galatasaray - İstanbul B.B.,Beşiktaş - Ç.Rizespor ve Ankaraspor - Sivasspor maçlarının akabinde farkedildi
Ali Bilginin Cumartesi attığı golle pazar günü 10 puan birden kazanmış olduk

Lider Galatasaray kendi evinde İstanbul Büyükşehir Belediye maçında 1 puan mı kazandı iki puan mı kaybetti takdir sizin
İstanbul biraz akıllı olsa fark atacakken verilmeyen (ki bana göre penaltıydı) penaltılarla maçı Galatasaray da kazanabilirdi
ama şu da bir gerçekki Galatasaraylılar Galatasaraya bizim Fenerbahçeye güvendiğimiz kadar güvenemiyorlar
kafasında Demoklesin kılıcıyla dolaşan Zico Feldkmaptan daha çok eleştirilse de sonunda Fenerli taraftarlar Ziconun daha büyük olduğunu görecekler
Galatasaray fark atıp giderken o haftalarda yazmıştım
Galatasarayın en büyük sıkıntısı benchinde diye
bench yerine yedek kulubesi de denilebilir ama o zaman karizmatik olmaz
böyle araya sokuşturacağınız İngilizce kelimelerle "vay be adam biliyoo be abi, bak ingilizce kelime kullanmış,helal olsun be" türünden yorumlar alabilirsiniz
hatta yazıyı unutacak aklınızda o ingilizce kelime kalacaktır
boşuna gençlerimiz özenmiyorlar bu dile,hakikaten karizmatik be

toplumsal mesaj verme kaygımın akabinde konuya döneyim
nerede kalmıştık..hah buldum yedek kulubesi diyorduk
Fenerbahçeyi diğer şampiyonluk mücadelesi veren takımlardan ayıran en önemli faktör bu bence
düşünün geçen sene bize şampiyonluğu getiren oyunculardan olan Serdar,Tümer,Appiah,Önder,Kezman gibi isimlerden yoksun olarak bile Fenerbahçe ara vermeksizin uçmaya devam ediyor
Saha içinde ismi ne olursa olsun o çubukluyu sırtına geçiren formasının ağırlığının bilincine varmakta
öte yandan yapılan akılcı transferler ve yılların kemikleşen kadrosuyla oyuna giren oyuncu çıkan oyuncuyu aratmamakta (istisna aramayın kaide bozulmaz)
düşünün yani
Deniz çıkıyor Appiah giriyor
Alex çıkıyor Tümer giriyor
Deivid yok Colin var
Lugano yok Yasin var
vesaire vesaire
ama Galatasaray'da bir Ayhan sakatlandı gördünüz durumlarını
ben tee o gün yazdığım için bunları şimdi rahatçana ben demiştim türünden ahkam kesebiliyorum
çünkü yedeği yok
Mehmet Topalla idare etmekteler o da Allahı var elinden geleni yapıyor
bizim maçta ise durumları içler acısı olacak gibi
Linderoth ve Barış Özbek'in durumları belirsiz
Kadıköyde Fenerbahçeyi son yenen hoca olan (ki o zamanlar yazı icat edilmemişti galiba) ak saçlı Feldkamp'ı kara kara düşüncelere salmakta
muhtemelen Fenerbahçenin karşısına 4-4-1-1 ile çıkacak
Lincoln denilen 98325 Alex eden oyuncunun eksikliğinde 4-5-1e dönmesi de muhtemel
bu korkaklığı ona pahalıya mal olur benden söylemesi
çünkü bu sistemi Türkiyede en iyi bilen takım iki yıldır bu sistemin eciğini ciciğini kavramış olan Fenerbahçedir
Feneri kendi silahıyla vurmak istemesi kağıt üzerinde bir hamle olarak görünse de akılsız bir hamleden öteye geçmez
hele de tek forvet olarak Serkan Çalıkla başlarsa..
ve ayrıca Galatasaray bu defans anlayışıyla bizim karşımıza çıkarsa aynı gün oynanacak Fenerbahçe Ülker - Galatasaray Cafe Crown basketbol maçından daha büyük bir fark yiyerek Floryaya döner

üçüncü sırada bulunmamıza rağmen mücadelemiz ilerisi için umutlar vermekte
kadro kalitemiz ve bütçemizin kalınlığı eksikliklerin Ocakta giderilebilme imkanı bu senenin şampiyonunun herşeye rağmen Fenerbahçe olacağını göstermekte

bu hafta sonu inşallah Galatasarayı yeneceğiz
ondan sonraki hafta Austria Wien ile ya tamam ya devam maçına çıkacak Galatasarayın bu maçtan hemen sonra oynayacağı Sivas maçında puan kaybetmesi kuvvetle muhtemel

görünen o ki Fenerbahçe ligde ilk yarıyı lider kapatacak ve şampiyonlar liginde de en iyi 16'nın arasına kalacak gibi
sonra 2008'e gireceğiz

100 yıl önce bir Mayıs akşamı Kadıköy’lü gençlerden, Hariciye Nazırı Asım ve Server Paşa’ların torunu Londra Sefareti Başkatibi Nuri Bey’in oğlu Ziya(Songülen) Bey ile Harekat Ordusu Feriki (tümgeneral) Şevki Paşa’nın oğlu Ayetullah Bey ve de ünlü edebiyatçı Sami Paşazade Sezai Bey’in yeğeni Enver Necip (Okaner) Bey'in , Necip Bey’in Moda Başpınar sokak 3 numaralı evinin selamlık katında yaptıkları bir görüşme sonucunda kurulan Fenerbahçe'nin futbol takımı 100. yılımızda YÜZümüzü güldürmüştü

101'de de güzel güneşli günler beklemekte Fenerbahçelileri


futbolun harami saltanatına,karanlıklara, yalanlara,dolanlara,çirkinliklere,hayasızlıklara,e depsizliklere,onursuzluklara,adam kayırmacılığına,eyyamcılığa,şikelere,papermoonlara ,gizli ittifaklara
kalplerimizde 100 yıllık Fenerin ışığıyla meydan okumaya devam ediyoruz

başlıkla noktalayayım ki özü sözü bir biri olarak bilineyim

İYİ GİDİYORUZ

saygılarımla

0 Yorum: